Evren Üzerine-16

Gözlemler ise, evrenin iletişim halinde olmayacak kadar uzak bölgelerdeki sıcaklık ve yoğunluğun benzer olduğunu ortaya koyuyor. Peki, farklı ufuklar birbirinden “haberleri” olmadığı halde nasıl bu kadar uyum içinde olabiliyor? Eğer evren hep aynı şekilde genişlediyse, bunu açıklayabilecek bir mekanizma yoktur.

Bu problemin çözümü için iki öneri bulunmaktadır: “Kozmik şişme” ve “ışığın hızının değişken olması”. Özel relativite postülalarından sonra ikinci seçenek ortadan kalkmıştır. Bu durumda birinci öneri doğru seçenektir.

İkinci sorun, evrende gözlenen uzay-zamanın “düz” olmasıdır. Evrenin düz olması, onun sonsuza değin genişleme ve genişlemenin durarak çökmenin başlaması arasında bir yerlerde olması anlamına geliyor. Evrenin açık, düz ya da kapalı olması onun yoğunluğuyla ilgilidir. Çünkü evren ne kadar yoğunsa, genişlemeyi yavaşlatacak ya da durduracak madde o kadar çok demektir.

Eğer yoğunluk kritik değerin altındaysa, evren sonsuza kadar genişleyecek demektir. Bu durumda evren “açık”tır. Yoğunluk bu değerin üzerindeyse, genişleme gelecek bir zamanda duracak ve evren çökmeye başlayacak demektir. Bu durumda evren “kapalı”dır.Evrenin düz olması, onun ya gözleyebildiğimizden daha fazla maddeye yani çok miktarda “karanlık maddeye” sahip olması ya da “sişme” sayesinde düzleşmiş olması anlamına geliyor.

Facebooktwitterredditpinterestlinkedinmail

Comments are closed.